Beşiktaş’ta Solskjaer’in İsviçre Takımlarıyla Başı Dertte
Ole Gunnar Solskjaer’in Beşiktaş’taki görevi, UEFA Konferans Ligi’nde Lausanne karşısında alınan yenilgiyle sona erdi. Norveçli teknik adam, kariyeri boyunca İsviçre takımlarına karşı galibiyet yüzü göremediği kötü serisini sürdürdü. Molde, Manchester United ve Beşiktaş ile toplamda 5 kez İsviçre takımlarıyla karşılaşan Solskjaer, bu maçlarda 2 beraberlik ve 3 yenilgi aldı. Bu istatistik, teknik direktörün özellikle İsviçre ekibi karşısında taktiksel olarak yetersiz kaldığını gözler önüne serdi.
Lausanne’un Rekor İsabetli Şut Performansı
Lausanne, Solskjaer’in Ocak 2025’te göreve başlamasından bu yana Süper Lig ve Avrupa kupalarında Beşiktaş kalesine en fazla isabetli şutu (8) çeken takım oldu. Bu durum, siyah-beyazlı takımın savunma organizasyonundaki ciddi sorunları bir kez daha ortaya koydu. Rakibin kaleyi en fazla bulduğu maç olarak kayıtlara geçen bu performans, Beşiktaş’ın defansif transfer arayışlarını daha da anlamlı hale getiriyor.
Savunmadaki Endişe Verici İstatistikler
Beşiktaş, bu sezon oynadığı tüm resmi maçlarda gol yemeyi sürdürdü. Kupa 2’de Shakhtar Donetsk’e 4-2 ve 2-0 kaybeden, Kupa 3’te St. Patricks’i 4-1 ve 3-2 ile geçen Kartal, Lausanne’a karşı da kalesini koruyamadı. Süper Lig’de Eyüpspor’u 2-1 mağlup eden Beşiktaş, 2’si UEFA Avrupa Ligi’nde, 4’ü Konferans Ligi’nde, 1’i de Süper Lig’de olmak üzere oynadığı 7 resmi maçta toplam 12 gol yedi. Bu istatistikler, takımın savunma mekanizmasında ciddi bir revizyona ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Beşiktaş taraftarının maç sonrasında hem futbolculara hem de Solskjaer’e gösterdiği sert tepki, kulübün içinde bulunduğu durumun ciddiyetini ortaya koydu. Taraftarın sabrının taştığı bu dönemde, yönetimin önümüzdeki süreçte atacağı adımlar büyük önem taşıyor. Özellikle UEFA organizasyonlarında alınan bu sonuçlar, kulübün Avrupa’daki itibarını da olumsuz etkiliyor.
Beşiktaş’ın savunma sorunları sadece kaleciden kaynaklanmıyor; orta saha baskısının yetersizliği ve defansın organizasyon eksikliği de gol yeme nedenleri arasında gösteriliyor. Takımın, Avrupa liglerindeki diğer takımların defensif disiplininden ders çıkarması gerektiği ortada. Yeni teknik direktörün öncelikle bu sorunları çözmesi beklenirken, Türkiye Futbol Federasyonu ligindeki diğer takımların da bu zafiyetten faydalanmaya çalışacağı aşikar.
Solskjaer sonrası dönemde Beşiktaş’ın toparlanma süreci, hem Süper Lig hem de Avrupa kupalarındaki performansı açısından kritik önem taşıyor. Taraftar, kulübün köklü tarihine yakışır bir performans beklerken, yönetimin doğru adımları atması ve takımı yeniden yapılandırması gerekiyor. Önümüzdeki haftalarda oynanacak maçlar, siyah-beyazlı takımın sezon içindeki yol haritasını belirleyecek.
