Cuma, Eylül 5, 2025
Ana SayfaDiğer SporlarRotem İbrahimzadeh: Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası'nda Bir Türkiye Rüyası

Rotem İbrahimzadeh: Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası’nda Bir Türkiye Rüyası

Rotem İbrahimzadeh: Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası’nda Bir Türkiye Rüyası

Türkiye binicilik tarihinde bir ilk yaşanıyor. Grand Prix seviyesinde yarışan başarılı binici Rotem İbrahimzadeh, at terbiyesi (dressage) branşının Avrupa’daki en prestijli organizasyonlarından biri olan Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası’na bu yıl ilk kez katılma hakkı kazandı. 25-31 Ağustos tarihleri arasında Fransa’da gerçekleşecek şampiyonada yarışacak olan İbrahimzadeh, bu branşta Türkiye’yi temsil eden ilk binici unvanını elde edecek.

Binicilik Tutkusu ve Kemer Country Club Yolculuğu

29 yaşındaki Rotem İbrahimzadeh, binicilik serüvenine üç yaşında İstanbul’da başladı. Kendisini “Kemer Country Club’ın çocuğu” olarak tanımlayan İbrahimzadeh, binicilikteki tüm gelişimini ve eğitimini bu kulüpte tamamladığını belirtiyor. “Kemer Country Club benim ikinci evim oldu; at binmeyi öğrendiğim, atlara âşık olduğum ve hayatım boyunca bu işi yapmaya karar verdiğim yerdir” diyen sporcu, bugünkü başarısında en büyük payın ailesine ve mentoru Ela Açar’a ait olduğunu vurguluyor.

İbrahimzadeh’nin yetişmesinde büyük emeği geçen Ela Açar ise bu şampiyonada Türkiye’yi ekip şefi olarak temsil edecek. Kemer Atlı Spor Kulübü Direktörü ve deneyimli binicilik eğitmeni Açar, Türkiye Binicilik Federasyonu tarafından bu önemli göreve getirildi.

Zorlu Kalifikasyon Süreci ve Hedefler

Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası’na katılmak oldukça zahmetli bir kalifikasyon süreci gerektiriyor. İbrahimzadeh, bu süreci “açıkçası bazı anlarda ‘bunu başarabilecek miyiz?’ diye ciddi şekilde düşündüğüm oldu” sözleriyle anlatıyor. Teknik olarak, belirli bir at ile en az iki farklı CDI yarışmasında yarışmak ve toplamda minimum %66 puan almak gerekiyor. Ayrıca iki farklı dört yıldızlı hakemden (binicinin milliyetinden farklı ülkelerden) iki farklı CDI yarışmasında en az %66 puan alma şartı bulunuyor.

İbrahimzadeh, “Bu kalifikasyon prosedürü, yarışmanın sonucundan bağımsız olarak orada yer alacak herkesin bu hakkı gerçekten kazanmış olmasını sağlamak için son derece titizlikle hazırlanmış” diyerek sürecin zorluğuna dikkat çekiyor. Özellikle sporda gelişmekte olan bir ülkeden gelen bir binici için bu sürecin hem teknik hem de lojistik açıdan oldukça zorlayıcı olduğunu belirtiyor.

Atıyla Kurduğu Özel Bağ ve Takım Ruhu

Dressage’ın temelinde binici ile at arasındaki uyum yatıyor. İbrahimzadeh, kalifikasyon süreci ve şampiyonaya hazırlık döneminde atıyla kurduğu bağın önemini şu sözlerle vurguluyor: “Bu bir takım sporu; o benim diğer yarım ve altımda böyle bir ata sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum.”

Sporcu, atının kendisinden daha tecrübeli olmasının avantajını yaşadığını belirterek, “Yarışma hazırlığından, mental duruşa, antrenman egzersizlerine kadar bana çok şey öğretti” diyor. Atının eğitim programını mümkün olduğunca hafif tuttuklarını, çünkü onun işini zaten bildiğini söylüyor. Beklentisi, atının mutlu bir sporcu olarak arenaya birlikte girmesi ve birbirleri için mücadele etmeleri.

İbrahimzadeh, “Bu seviyede, o büyük arenada yalnızca siz ve atınız olduğunuzda, etrafınızdaki tüm gözlerin üzerinizde olduğunu hissettiğinizde, gerçekten bir ekip olduğunuzu bilmeniz gerekiyor” diyerek dressage’ın özünü özetliyor.

Avrupa Şampiyonası’nda Beklentiler ve Hedefler

Avrupa Ustalar Dressage Şampiyonası, İbrahimzadeh için en üst seviyede ve bu prestijli bir şampiyonada ilk yarışması olacak. Yarışmada ortalama 60-65 binici yer alıyor ve bunlar sadece Avrupa’nın değil, dünyanın en iyi binicileri arasında. İlk yarışma olan Grand Prix testi, katılımcı sayısı fazla olduğu için iki güne bölünüyor. Bu ilk testin ardından sadece en iyi 30 binici ikinci teste katılmaya hak kazanıyor. İkinci testten ise, yalnızca en iyi 15 binici final olan freestyle testine çıkabiliyor.

İbrahimzadeh, “Çocukluğumdan beri idol olarak gördüğüm isimlerle aynı start listesinde yer almak bile başlı başına inanılmaz bir duygu” diyerek heyecanını ifade ediyor. Sporcu, yarışma öncesi beklentilerini gerçekçi tutmaya çalıştığını, çünkü ne olacağını asla bilemeyeceğini söylüyor. Ayrıca atının da kendi ruh halini hissettiğini bildiği için onun mutluluğunun kendisi için çok önemli olduğunu vurguluyor.

Rotem İbrahimzadeh’nin bu başarısı, Türk biniciliği için önemli bir dönüm noktası. Ülkemizin Avrupa arenalarında temsil edilmesi açısından büyük önem taşıyan bu katılım, gelecek nesiller için de ilham verici olacak. İbrahimzadeh, özellikle ülkesinden genç nesillere yardımcı olmak, onları desteklemek ve rehberlik etmek için elinden geleni yapmaya çalıştığını belirterek, “Bu sporda kolay olmayan bir yolda ilerlerken, eğer birilerine destek olabiliyorsam ne mutlu bana” diyor.

Dressage’ın zarafet ve disiplin gerektiren dünyasında Rotem İbrahimzadeh, Türkiye’yi temsil etmenin gururunu yaşıyor. Fransa’daki yarışmada hem kendi hayalini gerçekleştirecek hem de Türk binicilik tarihine adını altın harflerle yazdıracak. İbrahimzadeh, “Arenaya çıktığımda, beni destekleyen herkes için bineceğim ve onları en iyi şekilde temsil etmeye çalışacağım. Bu deneyim benim için çok özel ve hayatımda her zaman gururla hatırlayacağım bir an olacak” sözleriyle duygularını ifade ediyor.

RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments